10 Nisan 2014 Perşembe

GİAMBATTİSTA VİCO - Vahibe Nur Buhan

                                     GİAMBATTİSTA VİCO
                                                                                      Vahibe Nur Buhan*
           GİRİŞ

Ünlü İtalyan siyaset felsefecisi,retoriği,tarihçisi ve hukuk danışmanı. Özgün bir tarih anlayışı geliştirmiş olan Vico, Descartes'ın tarihe açık ve seçik düşüncelerle yaklaşma tavrına karşı çıkmış ve doğruluğu, kesinliği, açık seçik düşüncelerde değil de, etkinlikte, insan varlıkları tarafından yaratılmış, gerçekleştirilmiş olanda aramıştır. Vico'ya göre, tarih, insanların eseridir. Çevrenin insan üzerinde belirli etken olduğu yaklaşımından uzak olduğunu vurgulamıştır. İnsan yalnızca kendisinin yarattığı şeyleri bilebilir düşüncesini benimsemiştir.Tarihin  döngüleri incelenirken her bir çağın kendi özel koşulları içerisinde ele alınması gerektiğini belirtmiştir.Vico; Hegel ve Marx’ı felsefi anlamda etkilemiştir.Çoğunlukla Aydınlanma düşüncesinin yanında sayısal da,Vico’nun hukukunu insanlık tarihinde çözümleme çabaları,gelişme sürecinde olan Avrupa geleneğini şekillendiren etmenlerden biri olarak önemlidir.Vico’nun toplumsal kalkınma evrelerine ilişkin düşünceleri de çoğunlukla akımları dışında kalır[1]

        VİCO’NUN HAYATI VE YAPITLARI
 Giambattista Vico (1668-1744), bir İtalyan hukukçu, filolog ve filozoftur.Napoli’de doğmuş ve orda ölmüştür.O, fakir bir kitap satıcısının oğludur  ve büyük ölçüde kendi kendisini yetiştirmiştir. 1699'dan 1741'e kadar Napoli Üniversitesi'nde, Latin dili retoriği kürsüsünde görev yapmıştır. Hukuk bilimi ile ilgilenmiş ve bu konuda bir çok eserler yazmıştır. 1723'de, sivil kanun kürsüsü için açılan bir sınavı kaybedince, tarih incelemelerine dönmüştür. Böylece, onu, ömrünün sonuna kadar meşgul edecek olan Yeni Bilim adlı eser belirmeye başlamıştır. Giambattista Vico'nun, ölümünden kırk yıl sonra, Napoli'de bir Vico kültür büyümeye başlamış, eserleri birçok dile çevrilmiş ve Vico incelemeleri için iki kurum ve bir dergi ona adanmıştır.
Vico, Yeni Bilim adlı eserini 1725’ te yayınlamıştır. Eserin ikinci edisyonu, 1730 da ve üçüncü edisyonu 1744’ te yapılmıştır. Eserin tam adı şöyledir: 'Ulusların Müşterek Tabiatı Üzerine Giambattista Vico'nun Yeni  Bilimin İlkeleri (Principles of New Science of Giambattista Vico Biliminin İlkeleri (Principles of New Science of Giambattista Vico Concerning The Common Nature of the Nations. Ünlü tarihçi, Jules Mıchelet (1798-1874), Yeni Bilim ve Otobiyografi'yi Fransızca'ya çevirmiş ve Vico onun aracılığıyla birçok tarihçiyi etkilemiştir. Vico'nun Yeni Bilim için büyük ümitleri vardır. Bu eserinde, sivil dünya veya ulusların dünyasını veya toplumu incelemeyi düşünmüştür. Vico, Principia Mathematica'yı yazan büyük bilim adamı Newton (1642-1727)' a, İncelemesinin bir kopyasını, bir haham aracılığı ile göndermiştir.[2]
Giambattista Vico, Yeni bir bilimin ilkelerini sunduğu eserinde, yalnız hükümdarların değil, ulusların, mit ve efsanelerinin, siyasal, kültürel ve kurumsal yapılarının tarihini de kapsayacak şekilde, bir tarihin ilkelerini verir. Vico’nun bilimine, neden "yeni" dediğini inceleyelim:
15. ve 16. yüzyıllarda görülen Rönesans düşüncesinin amacı, "eski"den kopmak "yeni"yi aramak, bulmak ve kurmaktı. Burada 'eski' sözcüğünün anlamını tam olarak belirlemek gerekir: "eski", geleneksel, çağı geçmiş, sönmüş, bozulmuş, çağ dışı, gerici gibi yüklemleri üstlenir. Ancak, Rönesans'taki "eski"den kurtulmak düşüncesi, özellikle, ortaçağ düşüncesinin temelinde olan klasik ve skolastik eğitim ve öğretimden kurtulmak ile gösterilebilir. Aksi takdirde, 'eski' sıfatı, Rönesans'ın kendisinden çok etkilendiği eski Yunan düşüncelerini de kapsamı içine alır. Halbuki, Rönesans bilindiği gibi,eski Yunan düşüncelerinin yeniden doğuşu gibidir. O halde, Rönesans'ın kurtulmak istediği ve 17. ve 18. yüzyıl düşünceleri ile birlikte, Vico'yu etkilediği görülen bu klasik, skolastik ve modern'in tanımına değinmek yerinde olacaktır.
Skolastik, kiliseye bağlı okullarda ve Ortaçağda üniversitelerde okutulan, genel olarak Hristiyanlık dini ile aklın doğal ışığının verdiklerini uzlaştırmaya çalışan, Aristoteles felsefesine dayanarak Kilise babalarının ortaya koyduğu bir akımdır.
Modern sözcüğü ise, VI. yy dan sonra Latince'de 'yenileyin, şimdi olan son zamanlarda' anlamını taşıyan bir sözcük olarak belirmiştir. Modo, X. yüzyıldan dan başlayarak felsefe ve din tartışmalarında kullanılmıştır. Ortaçağ ve klasik karşıtıdır. 17 yy. da 'Modern Felsefe, Bacon ve Descartes'in eliyle kurulmuş felsefe, 'Modern Bilim' Galile ile kurulmuş bir bilime inşa etmiştir.[3]

İnsan bilimleri alanında, kendinden sonraki yüzyılları etkileyen ve temel düşüncesi bakımından insan bilimlerine, tabiat bilimlerinden farklı bir yöntem ile yönelmesi gerektiğini dile getiren 18.yüzyılın ikinci yarısında yaşamış olan Vico, insanın yarattığı kültür dünyasını incelemek için yeni bir bilim ortaya koymaya çalışır. Vico, Yeni Bilim dediği bu eserinde, insanlığın ilkelerini ve bütün toplumların kendi tarihsel hayat süreçlerindeki gelişmenin müşterek adımlarını açıklar. Ayrıca, insanî düşünce eyleminin akıl ile olduğu kadar hayal gücü ve bellek ile nasıl bağlantısı olduğunu gösterir.
Yapıtları; The New Science (Yeni Bilim), The Autobiography of Giambattista Vico (Giambattista Vico Otobiyografisi), On the Study of Our Time (Zamanımızın Çalışması Üzerine), Discovery of True Dante (Gerçek Dante Discovery),On the Heroıc Mınd (Kahramanca Mind), Juno to Apollo (Apollon’a Jone), On the Most Ancient Wisdom of the Italians (İtalyanların Çoğu Kadim Bilgelik Üzerine), Unhearthed from the Origins of the Latin Language (Latin Dili Origins Unhearthed).[4]
VİCO’NUN BİLİM ANLAYIŞI
Vico'nun içinde bulunduğu çağda, elbette ki Descartes, Galileo ve Bacon'un fikirleri tartışılmaktaydı. Onun, bunlardan, kendine Bacon'u yakın görmesi çok doğaldı. Çünkü, Bacon, diğer ikisine göre felsefeye daha yakın matematiksel yöntemden en uzak olan kişiydi. Vico'nun bu modernlere karşı olduğu bir başka nokta ise, Rönesanstan beri ilkçağın hep kısmen incelenmesiydi. Kimi gruplar, Yeni Platonculuğu, kimi Aristoculuğu, kimi Epikürcülüğü incelemişti. Ancak, hepsini bütün olarak kucaklayacak bir bakış açısı geliştirilememiştir. Vico, kendi zamanındaki çalışmalar için şunları söylemektedir: 'Zamanımızdaki entelektüel gayretlerimizin tek hedefi, bütün çabalarımızı fiziksel fenomenin araştırmasına adadığımız gerçekliktir. Çünkü, onların tabiatı belirsiz, müphem değil görünür. Fakat, biz insanî tabiatı araştırmakta başarısız oluruz. Çünkü, insanın iradesinin özgürlüğünü belirlemek güçtür[5] Bu nedenle, insan, ancak, kendisinin oluşturduğu veya yarattığı bir şeyi bilebilir. Tabiat dünyasını Tanrı yaratmıştır. İnsan, ne kadar uğraşırsa uğraşsın  Tanrı'nın yarattığı tabiat dünyasını tam olarak bilemez. O halde, Vico, burada iki ayrı alan belirlemiş olmaktadır. Tanrı'nın yarattığı tabiat alanı (verum) ve insanın yarattığı alan (factum). O halde, bilinecek şey, insanlık dünyasının ya da delil, ispat gösterme gibi sözcüklere rastlanmasının yanı sıra, o, özellikle, halk sivil dünyanın ya da ulusların dünyasının olgularıdır (factum budur).
Son olarak Vico'nun deyimiyle bilim, insanların dünyasında Tanrısal zihni gören, tanrının inayetini temaşa eden bir metafiziktir. Bütüncül bilgi, gerçek bilgi, ilk ilkeler, insanlar dünyasında araştırılmalıdır. Tabiat dünyası insanlık ürünlerinin gerçekleşmesi için gerekli olan bir mekandır, insanın varoluşunu mümkün kılan bir alandır. O halde, Vico, insan merkezli bir düşünce etrafında sistemini geliştirmiştir ve tabiat ona göre olduğu gibi bilinemez bize göründüğü veya Tanrı, bize onu gösterdiği kadarıyla bilinebilir. Demek ki, ister fiziksel tabiat, isterse insanlık dünyası, Tanrı'nın inayetinin bize sunduğu kadarıyla bilinebilir. Vico'ya göre, filozoflar, bu inayeti tabiat üzerinde temaşa etmişlerdir ve bu nedenle de onun ancak bir kısmını görmüş ve gösterebilmişlerdir. Tanrı, insana, tabiat içinde varoluş vermiştir, ancak insanın en önemli özelliği toplumsal oluşudur. Çünkü, insan toplumsallaşmamış olsaydı ne bilim ne felsefe ne de diğer insanlık ürünleri ortaya çıkamazdı.[6]
BACON VE VİCO
 Vico, insanlık dünyasını araştırırken kendisine Bacon'un yöntemini örnek alır. Vico'nun Platon'dan sonra kendisine öğretmen seçtiği ikinci filozof Bacon'dur. O, neden kendine Bacon'u öğretmen seçmiştir. Bacon öncelikle bilimsel araştırma da kıyas yönteminin kullanılmasını eleştirmekteydi. Bacon, yine, "bilmek egemen olmaktır" görüşü ile de Vico'yu etkilemektedir. Vico, Bacon'un doğada yaptığı şeyi insanların dünyasında yani, "sivil dünya"da yapmak istemektedir. Bacon, 'tabiat'ı   incelemenin gereğini ortaya koymuştu. teorik bilgisi karşısına empirik bilgiyi koymak istemişti. Vico, 'insanların dünyası, sivil dünya veya ulusların dünyası dediği 'tabia'yı, Bacon gibi incelemek istemektedir. Vico'nun Yeni Bilim (La Scienza Nouva ) adlı eseri, tıpkı, Bacon'un tabiat dünyasının araştırılması için önerdiği model gibi, evrensel ve genel bir tarih anlayışını dile getiren bir model önermektedir. Bu nedenle de bir bilim olma iddiası taşımaktadır.[7]
     DESCARTES VE VİCO
                Descartes'in felsefesinde ve kartezyen akım için de tabiatı bilmek esastır. İnsan zihni, duyulur şeylerin ötesinde apaçıklığı ve kesinliği aramalıdır. 'açık ve seçik olarak kavradığımız bütün şeylerin doğru olduğu kuralı tanrı var ya da mevcut olduğu mükemmel bir varlık olduğu ve biz de varolan her şey ondan geldiği için doğrudur. Oysa, Vico için bilinecek olan şey, duyusal alandadır, insanın ortaya koydukları, ürettikleri yarattıkları şeylerdedir. Vico'ya göre, tabiat hakkında insanların düşünceleri, gerçekten tabiatı olduğu gibi yansıtmaz. Çünkü, tabiat, Tanrı yaratısıdır. İnsan, tabiatı olduğu gibi bilemez Bacon'a göre de 'insan tabiatı hem nesneleri hem de zihni işin içine katarak ve yaptığı gözlemler kendisine izin verdiği ölçüde anlayabilir ve onunla baş eder. Aksi halde ne daha fazlasını bilebilir ne de yapabilir’[8]
Vico, Desartes'in rasyonalizminin bazı hatalar taşıdığını hisseden çağındaki ilk düşünürdür denebilir. Bu öngörü ile Descartes'e yaklaşan Vico, yeni bir yol ortaya koymuştur. O, daha sonra Aydınlanma karşıtı olanların yolunu açanlardan biriydi. Vico, ilkin, Aydınlanma dogmasına karşı alternatif ileri sürdü. Aydınlanma dogması diyoruz, çünkü, Vico, aklın bu kadar yüceltilmesine ve ön plana çıkarılmasına karşıydı. Ona göre, insan aklını kullanmadan ve anlamadan insan olmuştu. Akıl, ona göre süreç içinde gelişmiş ve bu günkü haline gelmiştir. İnsan tabiatı değişebilir ve bizzat insanlar, bu değişime katkıda bulunur. İnsan, yalnızca, kendi yarattığı şeyi bilebilir. Bu nedenle de insanî bilimler doğa bilimlerinden farklı ve onlara üstündür.
VİCO’NUN YÖNTEMİ
Analiz kartezyen metodun ilk adımıdır. Aklın İdaresi için Kurallarda kural 5 şunu söyler: Eğer, biz, karmaşık ve karanlık önermeleri, adım adım, daha basit önermelere indirgersek ve bundan sonra zihinsel sezgimizden en basit önermelere doğru gidersek ve diğerlerinin bilgisine ulaşana dek adımlarımızı sürdürürsek metoda titizlikle bağlı kalmış oluruz. Görüldüğü gibi Descartes'in metodu analitik-sentetik metottu. Ancak, Vico için, insan düşüncesinden yola çıkarak insan tininin meydana getirdiği kurumları, tarihsel delil olarak anlamak, kültürü anlamak için bir temel olamaz. Başka bir yöntem ileri sürülmelidir. Kültür, insanın her türlü maddi ve manevi ürünleri, doğaya kattıkları olarak tanımlayabiliriz. Vico için, tarih ve kültür alanında da evrensel bir gerçeklikten ve evrensel ilkelerden söz etmek mümkündür. Vico'ya göre 'kültürler bütündürler. Kültürler esas itibariyle insanın kendini ifade biçimidir. Sanat da bu anlatımın büyük bir biçimidir ve biz geçmiş, şimdiki ve diğer kültürlerin de ifade biçimlerini, kurgusal hayal gücünü inceleyerek anlayabiliriz. Vico'nun bu görüşleri kendi zamanına göre oldukça modern görüşlerdi. Bir Vico uzmanı olan Berlin için, 'Vico'nun yazıları rasyonalizmden kurtulmuş modern bilgi felsefesini temsil eden ilk önemli gayreti temsil ediyordu. Daha da önemlisi diğer kültürleri yargılamaktan ziyade kendi yapıları ve dönemleri içinde anlamamıza izin veren yeni bir yaklaşımı ortaya koyuyordu.
SONUÇ
Vico ile bugünün düşüncesi arasındaki temel bağlantı, insan problemindedir. O, bildiğimiz gibi, tarih ve tabiat arasına kesin bir ayrılık koymuştur. Ve insanın, kendi tinselliğini fark etmesini sağlamıştır. İnsanın kendi kurduğu evren, insanın dışında var olan bir evren değildir ve tabiat gibi ona yabancı olan bir evren değildir. Tarihsel gerçekliğimiz, somut bir gerçekliktir ve insanlığın oluşturduğu kurumlar üzerinde yükselir. Tarihin amacı, bu kurumların zamansal ve varoluşsal yapılarını, eylemlerini incelemek olmalıdır.
İnsanlığın tarihi ve kültürü üzerine bir model ileri sürmüş olan Vico, Descartes’in tümdengelimsel yöntemini eleştirerek Bacon’un tümevarımsal yöntemini benimsemiş ve bunu kültür dünyasına uygulamak istemiştir. Biz, onun bu çabasının, bugünkü sosyal bilimlerin gelişmesinde dikkate değer bir katkısının olduğunu, fakat, önerdiği bu yöntemin sosyal bilimler açısından yeterli olmadığını tespit etmiş bulunmaktayız. Ancak, o, bugün sosyal bilimlerin hedef aldığı yolda, kültürel alanda, dinsel, bilimsel, siyasal ve sosyal olanı birbirinden ayırmadan incelemek gerektiğini de öne sürmüş ve bu düşüncesini, incelediğimiz bu eserinde bizzat uygulamıştır. Bu nedenle, Vico'yu, bir bilim araştırıcısı olarak değil, bir kültür filozofu olarak ele alırız.








KAYNAKÇA
Alan Swingewood,Sosyolojik Düşüncenin Tarihi.Çeviren (Osman Akınhay),Agorakitaplığı,3.Bsım Ağustos 2010

Descartes Metot Üzerine Konuşma s.38
file:///C:/Users/RAZ%C4%B0YE/Downloads/2265%20(2).pdf

GİAMBATTİSTA;Vico ,New Scince,Çeviren(Thomas Gaddard Bergin ve Marx Herald Fisches),3. Baskı,1744 s.299

Oxford Üniversal Sözlük, W.Little, HFFowler, J. Coulson, Oxford Üniv hazırladı. Press, 1967
 PETER;Burke,Vico, s.28. Oxford University Press, 1985.
Vico;İngilizce İşleri Bibliyografyas,ı 1884-1994 From

Vico, Zamanımızın Yöntemleri Çalışması günü s.33,1995

















*Muş Alparslan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Sosyal Psikoloji 2.Sınıf Lisans Öğrencisi
¹Vico Giambattista;New Scince,Çeviren(Thomas Gaddard Bergin ve Marx Herald Fisches),3. Baskı,1744 s.299

[2] Burke, Peter; Vico, s.28. Oxford University Press, 1985.
[3] Oxford Üniversal Sözlük, W.Little, HFFowler, J. Coulson, Oxford Üniv hazırladı. Press, 1967..
[4] Vico;İngilizce İşleri Bibliyografyas,ı 1884-1994 From
[5] Vico, Zamanımızın Yöntemleri Çalışması günü s.33,1995
[6] Alan Swingewood,Sosyolojik Düşüncenin Tarihi.Çeviren (Osman Akınhay),Agorakitaplığı,3.Bsım Ağustos 2010
[7] file:///C:/Users/RAZ%C4%B0YE/Downloads/2265%20(2).pdf
[8]  Descartes Metot Üzerine Konuşma s.38

1 yorum: